Kayıtlar

Bizi hanımın tahsili mahvetti!

Bizimkisi bir mahalle aşkı idi. Evimizin karşısında otururlar, küçüklüğümüzden beri birbirimiz tanırdık. Arkadaşlık ilerleyip aşka dönüşünce evlilik planları kurmaya başladık. Aileler de birbirini tanıdıklarından sorun yoktu. Ama ailesi henüz üniversiteyi yeni kazanmış kızlarının tahsilini tamamlamasını istiyorlardı. Bizim için de son derece makul bir düşünce olduğundan evlilik hazırlıklarımızı beş sene kadar erteledik. Sonrasında dünya evine girdik. Sizinkilerden iyi olmasın, aslan gibi iki evladımız oldu; kızımız Merve 22 yaşında bu sene üniversiteyi bitirdi. Oğlumuz Murat ise henüz 8 yaşında ilkokula gidiyor. Birbiriyle her konuda anlaşan bir çift olarak tüm hayatımızı çocuklarımıza adadık ve tüm planlarımız onların etrafında döndü. Bu yüzden ilk çocuğumuza sağladığımız olanakları ikincisine de vereceğimize emin olduktan sonra Murat doğdu, bu yüzden ara açıldı. Karı koca memur çocukları ve o zihniyette insanlar olduklarımızdan verimli çağlarımızda çocuklarımızın öngörülebilir ih

Padişahın eşeği

Resim
  Twitter’da son günlerde dövize verilen aşırı yüksek faizlerden bahsediliyor. Her konuda olduğu gibi, birbiri ile çelişen iki grup oluştu: Bir grup KKM ile %36 gibi dövize yüksek faiz verildiğini söylerken, karşıt grup bu %36 faizin Türk lirasına verildiğini ve yanlış yönlendirilme yapıldığını ifade ediyor. İçinde profesörlerin de bulunduğu bu tartışma ortamı, alışık olduğumuz üzere hemen, tribünlerin karşılıklı atıştığı ve en hafif sıfatın cahil olduğu bir futbol maçı havasına büründü. Birikimlerini döviz olarak hesaplayan insanlar için verilen bu döviz faizleri olağanüstü sayılabilecek düzeyde. Gerçi Türkiye’de birikimlerini artık Türk lirası üstünden hesaplayan kimse var mı diye de sormak gerek. Türkiye’de birikim ve servet dolar, altın, metrekare, kilo cinsinden tutulur, bir tek TL cinsinden tutulmaz. İnanmayan kendi hafızasını yoklasın. KKM’nin TCMB/Hazine tarafından mudiye verilen bedava bir call opsiyonu (alım hakkı) olduğunu biliyoruz. Mudi aynı fiyattan bir de put opsiyon

KKM ne kadar başarılı oldu?

Resim
KKM ilk çıktığında bunun ekonomi politikasının en önemli araçlarından biri olacağını ve amacının cari açığın, azalan yurt dışı finansman olanaklarının yerine, yurtiçi bireylerin tasarruflarıyla yapılması olacağını Kur Korumalı Döviz Tevdiat Hesabı (KKM) adlı yazımda 2022 yılının başında ifade etmiştim. Yine bu yazımda hedefin seçimlere kadar olan 2 yıllık (o zaman seçim tarihi belli değildi) dönemde oluşacak yaklaşık 50 milyar $ tutarındaki cari açığın bu şekilde finanse edilmesi olduğunu belirtmiştim. Artık seçimlere 15 gün kalmışken şimdi hem o günkü öngörülerimi hemde KKM’nin durumunu değerlendirelim: @e507’ye dayanarak 75 milyar $’lık bir döviz dönüşümlü KKM ile hedeflenenin üzerinde bir gerçekleşme olduğu söylenebilir. Tabii bu başarının elde edilmesinde, yine yazıda öngördüğüm gibi, gittikçe daha fazla taviz verilmesinin (vergi muafiyetleri, faiz artışları, döviz dönüş garantileri vb.) etkisi de olmuştur. Aşağıdaki grafik ise DTH’ların tepe yaptığı 238 Milyar $’dan 188 mi

Soyadınız Keynes veya Friedman olmasa bile ekonomi dehası olabilirsiniz!

Resim
Bu iddialı başlığı atmaktaki nedenim bu tür başlık ve girişlerin yazıları okutma şansını arttırması olduğu kadar yazının sonunda bana hak vereceğinize inanıyor olmam da rol oynadı. HMB Sn. Nebati’nin “Mayıs ayına girdiğimizde enflasyonun yüzde 50'nin altına ineceğini " söylemesi üzerine mesleki kariyerim boyunca beraber yürüdüğüm enflasyonun seyri gözümün önüne geldi: İlk tanışmamız 1974 petrol kriziyle olmuştu, 30 yıllık bir birlikteliğin ardından 2004-2016 yılları arasında bir ara kendini unutturmuştu. Bu ayrılıktan sonra geri dönüşü de muhteşem oldu. Böyle bakınca enflasyonun kökünün bu topraklarda herkesten daha derin olduğuna kanaat getirdim. Yaklaşık 30 yıldır enflasyon ortamında şirket yönetmiş birisi olarak sonu hangi “doks” ile biterse bitsin eninde sonunda tüm makroekonomik öğretilerin bu yaşadıklarımızı temel aldıklarını da unutmamak lazım. Enflasyonun, özellikle fiyatlarını yansıtmakta sorunu olmayan, şirketler üzerine olumsuz bir etkisi olmadığı, hatta kazan

Dövizden dolma olur mu?

Kimler döviz kredisi alabilir? Girişimcilik dönemimde projelerimiz kaynaklarımızın ötesinde olduğundan sürekli bir finansman arayışı içindeydim. TL’nin değerli olduğu, dolar kurunun biri türlü artmadığı günlerdi. Döviz cinsinden borçlanırsak sadece $ faizini ödeyip kur farkı zararı yazmadan çok ucuza kaynak bulmuş olacaktık. Bu düşünce ve hevesle bankamıza döviz kredisi için başvurduk. Ve ret edildik, sebebi krediyi ödeyebilecek yeterince döviz kazancımız olmadığı şeklindeydi. Ne kadar “zaten herkes böyle yapıyor bizim başımız kel mi?” türünden itirazlarda bulunduysak ta çalıştığımız tüm bankalardan aynı cevabı almıştık. Mesaj açıktı: “Döviz borçlanıyorsan döviz olarak ödeme gücün olması lazım”. Doğru lafa ne denirdi ki? Aynı gerekçe ile Türkiye’de yaşayanların doğal olarak döviz değil TL kazandığı bir ortamda devlet de vatandaşlarının dövizin belirsizliğinden etkilenmemeleri için, haklı olarak ve tam zamanında, 2013 yılında onlara dövizle borçlanma yasağı getirmişti. Vatandaşını

Boomerlar için Kriptofinans el kitabı

  Finans aleminin kripto teknolojisine bulaşması doğal ve kaçınılmazdı. Bu sayede kendi alanlarında yıllarca gölgede kalan birçok mühendis ve matematikçi finans alanında nasıl deha olduklarını keşfedebildiler. Kripto varlıklarda son zamanlarda gerek uluslararası alanda gerekse Türkiye’de büyük şok/skandallar yaşandı. Bu şoklar aslında kripto teknolojisi ile ilgili değil, yani kriptoların hacklenmesi vb. gibi teknolojik yetersizliklerden değil, tamamen finansal risk yönetimi ile ilgiliydi. FTX ve onun yerli ve milli versiyonu Thodex’te olay bir borsanın kendisine emanet edilen varlıklarla kendi adına riskli yatırım yapması ve paraları alıp kaçmasıydı. Bunlar Z kuşağının finansal risklerle ile tanışmasıydı. Ancak FTX’in yatırımcıları arasında Sequoia Capital, Softbank, Temasek gibi anlı şanlı kuruluşların olmasına ne demeli? Bu kuruluşlara tuvalet kağıdı satmaya kalksanız sürdürülebilirlik politikanız ne derler, otuz ceddinizi sorarlar ama yaptıklarına bakınca Emir Kusturica’nın Unde

Türkiye ekonomisinin barometresi

Resim
  Türkiye’de ekonomik gidişat ile ilgili kullanılan ölçü döviz kurlarıdır. Döviz kuru artışı enflasyonun altındaysa ekonomide sorun görülmez, üstündeyse işler iyi gitmiyor diye düşünülür. Bu bakış açısı TL kazanıp US dolar harcayan biri için geçerlidir ve ekonomimiz de işte tam da bu durumdadır: Sürekli cari açık verip döviz borçlanan bir ülkenin fertleri tabii ki dövizin artmamasına dua edip durur. Döviz kurlarının enflasyona göre gelişimini en iyi yansıtan ve tek bir grafikte Türkiye ekonomisinin geçmişini ve mevcut durumunu görebileceğimiz, ekonominin barometresi olacak en önemli ölçü TCMB’nin yayınladığı Reel Efektif Döviz Kuru endeksidir. Türk Lirasının ticari ilişkide bulunduğumuz diğer ülke paralarına göre enflasyon farklarından arındırılmış değerini izlemek için güzel bir veridir. Bu endeksin 1994 yılından itibaren gelişimini aşağıdaki grafikte görebilirsiniz. Kaynak: TCMB Reel kurun artması, yani barometrenin yükselmesi, yabancıların Türk varlıklarına olan talebiyle yani